Güney Kore’nin Busan kenti, hükümetler, teknoloji firmaları ve yeni dijital teknolojileri tartışmak üzere bir araya getiren yıllık ITU Telekom Dünyası Fuarı‘na ev sahipliği…
Güney Kore’nin Busan kenti, hükümetler, teknoloji firmaları ve yeni dijital teknolojileri tartışmak üzere bir araya getiren yıllık ITU Telekom Dünyası Fuarı’na ev sahipliği yaptı.
Fuarda özellikle “akıllı şehir” teknolojileri olarak bilinen yenilikler ön plana çıktı.
ITU Telecom Word etkinliğini Busan’da Euronews adına izleyen Jeremy Wilks, akıllı şehir teknolojileri için getirilen yenilikleri,
“Akıllı şehir ne anlama geliyor? Mesela Busan’da trafiği izleyen ve sürücülerin ne zaman bir kaza olduğunu bilmelerini sağlayan bir sistemi var. Ofislerdeki emisyonları izleyen, atmosfere ne kadar sera gazı attığınızı bildiren bir başka sistem daha mevcut. Burada sağlık için bir sistem var, bu da hastaları gerçek zamanlı olarak izliyor, bilgileri doktorlara gönderiyor” sözleriyle anlattı.
Lotte Data Communication’dan Aidan Lew,
neden bu teknolojileri getirdkleri sorusuna, “Önemli olan insanları nasıl rahat ve güvenli hissettirirsiniz? Çünkü Koreli insanlar zaten loT (internet) deneyimine sahipler. Ve daha fazla hizmet ve uygulama istiyorlar” yanıtını verdi.
Akıllı şehir konseptini anlayan tek halk Güney Koreliler değil. İsviçre’de önemli bir cep telefonu firması, cep telefonunun trafik tıkanıklığını analiz etmede nasıl kullanılabileceğini araştırıyor.
Swisscom firmasından akıllı şehir konseptini yöneten Raphael Rollier, “Elimizde çok sayıda cep telefonu verisi var. Her gün, bütün hatlarda 20 milyar etkinlik üretiyoruz. Yani her defasında cep telefonunuz bir antene bağlandığında, bir dijital iz bırakıyor. Ve biz kentlerle temasa geçerek, “İşte biz size gerçek zamanlı olarak yaşanan trafiği gösterebiliriz. Ve bu sayede şehir trafiğini daha iyi planlayabilirsiniz” dedi.
Gerçekten akıllı kentler yaratmak için, ultra hızlı 5G mobil ağların uygulanması gerekir.
ITU, bu ağ için gerekli spektrumu 2020’den önce tanımlamayı ve bağlantıdaki paradigma kaymasını düzenlemeyi öngörüyor.
ITU Telekomünikasyon Standart Bürosu Direktörü Chaesub Lee, “5G, tüketiciler için hiper-bağlantılı ortamlar sağlıyor. Bu nedenle tüketicilerin günlük yaşamları için hazırlanan bağlantılı tüm cihazlar, 5G ile bağlanabilme özelliğine sahip olmalı” diyor.
Bu yıl yapılan ITU Telecom World buluşmasının en önemli konusu güvenlik oldu. Zira, bugün 6 milyar olan bağlanan cihaz sayısının 2025 yılına kadar 200 milyara yükseleceği öngörülüyor.
Güvenlik kaygılarına yanıt veren Rohde & Schwarz Cybersecurity’nin patronu Ammar Alkassar, güvenlik konusunun ek tedbirlerle değil üretimin başında ele alınması gerektiğini vurguluyor:
“Siber güvenlik yöntemimizi değiştirmeye ihtiyaç duyuyoruz. Gelecekte yapmamız gereken şey, daha proaktif sistemlere, sistemlere göre tasarımlara ve güvenlik tasarımına bakmak. Bu cihazlara, bazı ek kutular ya da bazı ilave yazılımlar eklemek değil, onları daha başından güvenli bir şekilde inşa etmek önemli.”
Bir taraftan güvenlik sorularına verilen cevaplar aranıyor olsa da, diğer taraftan tüketicilere 5G hizmetleri sunma konusundaki çabalar da hızlanıyor. Güney Kore, gelecek Kış Olimpiyatları’nda hiper-bağlantılı bir şov yaratmaya hazırlanıyor.
KT Corporation’ın, Network strateji uzmanı Dongjun Lee, “5G ağını, dünyada ilk kez, Olimpiyat Oyunlarında izleyiciler ve katılımcılar için hizmete sunmaya çalışacağız. Bunu dünyada ilk kez biz yapmış olacağız.”
ITU Telecom World katılımcılarının çoğu, bu 5G Olimpik denemelerini heyecanla bekliyor, çünkü 5G ile dünya, bağlantıda büyük bir sıçrama yapacak.