Cumartesi, Temmuz 27

Obezite cerrahisi sadece ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflara göre değerlendirilmemeli – SAĞLIK

OBEZİTE CERRAHİSİ SADECE AMELİYAT ÖNCESİ VE SONRASI FOTOĞRAFA GÖRE DEĞERLENDİRİLMEMELİDİR! Uzmanlar, obezite ameliyatı geçiren kişilerin sadece fiziksel değişime odaklanmaması gerektiğini, aynı zamanda yaşam tarzına uyum sağlayarak yeni hayatlarına devam ederken psikolojik destek de almaları gerektiğini vurguluyor. Günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biri obezite: Genetiği bozuk ürünler, yoğun yaşamda hazır yemeğe eğilim, hareketsizlik gibi faktörler obezitenin artmasına büyük ölçüde katkıda bulunuyor. Peki sağlıklı zayıflamak ve obeziteyi ortadan kaldırmak için obezite ameliyatını kimler tercih edebilir, hangi durumlarda mutlaka gereklidir, bu cerrahi yöntemleri tercih edenleri neler bekliyor? Obezite ameliyatları sadece kozmetik nedenlerle yapılmaz. Obezite cerrahisi ile etkili bir şekilde kilo vererek sadece daha iyi görünmekle kalmayacak, aynı zamanda sağlığınız açısından da ciddi olumlu değişiklikler elde edeceksiniz. Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Dr. Dr. Nail Ömer, “obezite cerrahisi” ameliyatları öncesi ve sonrası en çok merak edilenleri anlattı.Bariatrik ameliyatların sadece kozmetik amaçlı yapılmadığını, kişilerin etkili bir şekilde kilo vererek daha iyi görünmenin yanı sıra sağlık açısından da ciddi olumlu değişiklikler elde ettiğini söyledi. Obezite ameliyatını sadece öncesi-sonrası fotoğraflarına göre değerlendirmeyin. Sağlığı olumsuz yönde etkileyen, karmaşık ve çok faktörlü bir hastalık olarak kabul edilen obezite, günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra ikinci en önemli nedenidir. Son yıllarda dünyada ve Türkiye’de halk sağlığını tehdit eden bir hastalık haline geldi. Obezite prevalansı çocuklarda ve tüm yaş gruplarında artmış ve bu artışa bağlı olarak obeziteye bağlı hastalıklar daha yaygın hale gelmiştir. Obezite, kalp-damar hastalıkları, özellikle tip 2 diyabet ve prediyabet, hipertansiyon, hiperlipidemi, serebrovasküler hastalık, çeşitli tümörler, obstrüktif uyku apne sendromu, alkolsüz yağlı karaciğer, gastroözofageal reflü, safra yolu hastalığı, polikistik over sendromu, kısırlık, kısırlığa neden olan sağlık harcamalarını artırır. osteoartrit ve depresyon gibi birçok sağlık sorunu. Obeziteye bağlı hastalıkların önlenmesi için mutlaka tedavi edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle ameliyat sonrası obez bireylerin hayatlarında meydana gelen değişiklikler, sadece fotoğraflardaki fiziksel değişiklikler olarak değil, aynı zamanda obezitenin yol açtığı hastalıklara da çözüm olarak görülmelidir. Obezite ameliyatını kimler tercih etmeli? Vücut kitle indeksi 30-35 arasında olan, obeziteye bağlı hastalıkları (kalp-damar hastalıkları, şiddetli diyabet, eklem rahatsızlıkları, solunum problemleri) bulunan ve vücut kitle indeksi eşit veya daha büyük olan bireylerde obezite tedavisinde obezite cerrahisi tercih edilmelidir. 35’ten fazla. Obezite cerrahisinde tercih edilen yöntem hastadan hastaya değişmektedir. Ameliyat öncesinde diğer tüm tedavi yöntemlerini (diyet programı, egzersiz programları, davranış değişikliği ve ilaçlar) uygular; Ancak başarısız olan hastalar için obezite cerrahisi devreye giriyor. Obezite cerrahisi korkulacak bir yöntem midir? Öncelikle şunu söylemek gerekir ki obezite ameliyatı korkulacak bir ameliyat değildir. Laparoskopik (kapalı) yöntemle yapıldığı için ameliyat sonrasında şiddetli bir ağrı ya da hareket kısıtlılığı yaşanmaz, hastalar ilk dönemde günlük yaşama dönebilir; Ancak her ameliyatta olduğu gibi obezite ameliyatının da bazı riskleri vardır. Kanama, enfeksiyonlar, anestezik yan etkiler, kan pıhtıları, kalp ve akciğer sorunları, dikiş hattı sızıntıları gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle acil tedavi için donanımlı bir hastanede yapılması önemlidir. İdeal kilosuna sağlıklı bir şekilde ulaşmak isteyenleri biyolojik, psikolojik ve fiziksel olarak ne gibi değişiklikler bekliyor? İdeal kilosuna sağlıklı bir şekilde ulaşmak isteyen obez hastaların, ameliyat sonrasında bu konuda uzmanlaşmış bir diyetisyen eşliğinde süreç geçirmesi, etkili kilo kaybı sağlamanın temel unsurlarından biridir. Kilo verme sürecinde aşırı kilo vermeye başlayan hastalarda fiziksel aktivite artmaya başlar. Artan fiziksel aktiviteye bağlı olarak vücuttaki metabolizma da artar. Yani kilo sorunu yaşayan bireylerin yaşadığı sorunlardan biri de sosyal ilişkilerinde yaşanan sorunlardır. Biyolojik olarak hızlanan metabolizma sayesinde hastalar sağlıklı bir şekilde kilo verir, istedikleri kiloya ulaştıkça psikolojik özgüvenleri de artar. Sosyal olarak daha aktif hale gelirler, bu da bireylerde daha fazla mutluluğa yol açar. Obezite cerrahisi hayatınıza neler katacak, yaşam kalitenizi nasıl etkileyecek, ne gibi değişiklikler olacak? Obezite ameliyatları sadece kozmetik nedenlerle yapılmaz. Obezite cerrahisi ile etkili bir şekilde kilo vererek sadece daha iyi görünmekle kalmayacak, aynı zamanda sağlığınız açısından da ciddi olumlu değişiklikler elde edeceksiniz. Obezite cerrahisinin faydaları arasında kilo vermenin yanı sıra eklem sorunları, insülin direnci ve şeker hastalığı, karaciğer yağlanması, uyku apnesi gibi obezitenin size yüklediği pek çok sorundan da kurtulacaksınız. Yaşam kaliteniz önemli ölçüde artar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

okulturlari.org
Antalya Haber Sunucu
meritking